Hayatımızda bazen zorluklarla karşılaşabiliriz; bu zorluklar, yaşam biçimimizi tamamen değiştirecek potansiyele sahiptir. Özellikle kilo verme süreci, birçok kişi için hem fiziksel hem de duygusal açıdan zorlu bir yolculuktur. İşte bu bağlamda, 9 ayda 77 kilo vererek hayatını değiştiren genç bir kadının hikayesi, pek çok kişiye ilham verebilir. Ayşegül, 30’lu yaşların başında, verdiği kiloların ardından “ikinci hayatıma” başladığını belirtiyor.
Ayşegül’ün zorlu yolculuğu, genç yaşta fazla kilolarla baş etmeye çalışırken başladı. 1.78 cm boyunda olduğu için fazla kiloları, sadece görsel olarak değil aynı zamanda sağlık açısından da sorun teşkil ediyordu. Yaşıtlarıyla yapmak istediği pek çok şey, fazladan kilolar nedeniyle engelleniyordu. Kalabalık ortamlarda kendini rahat hissetmiyor, fiziksel aktivitelerden kaçınıyordu. “Kendimi her zaman hapis gibi hissediyordum. Aynada kendime baktığımda görmek istediğim kişi değildim” diyor. Bu hisleri, onu harekete geçmeye sevk eden itici bir güç oldu.
Ayşegül, 2021 yılının başlarında bu durumu değiştirmeye karar verdi. Diyetisyen ve spor koçuyla birlikte çalışarak sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeye başladı. Özellikle doğru beslenme alışkanlıkları edinmek, onun ilk hedefiydi. Şeker ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak, sebze, meyve ve tam tahıllara yöneldi. İlk başlarda zorlandığını ama zamanla vücut ve zihin alışkanlığı kazandığını belirtiyor.
Diyetin yanında spor yapmanın önemli bir etkisi olduğunu vurgulayarak, günlük rutinine egzersiz ekledi. Haftanın en az 5 günü spor salonuna gitmeye başladı. Kardiyo egzersizleri, ağırlık kaldırma ve grup sporları gibi değişik aktiviteleri tercih etti. “Spor yaparken kendimi çok daha enerjik hissediyordum. Her terleme, bana bir adım daha ileriye gittiğimi hissettiriyordu” diye ekliyor Ayşegül.
Zamanla hem beden hem de zihinsel olarak önemli değişimler hissetmeye başladı. Kendisine olan güveni artıyor, yeni hobiler ediniyor ve sosyal hayatına daha aktif bir şekilde katılmaya başlıyordu. Ayşegül, her hafta sonunda ayna karşısında durup vücut hatlarının nasıl şekillendiğini izlemekten büyük bir mutluluk duyduğunu anlatarak, "Kendimi sevmeden, başkalarını sevemezdim. Benim için en büyük değişim bu oldu" ifadesini kullanıyor.
Kendi kendine motivasyon araçları bulduğunu, sosyal medyada başarı hikayelerini takip ettiğini ve bu süreçte özellikle psikolojik destek aldığını belirtiyor. “Kilo verme süreci sadece bedenle ilgili değil, ruhsal bir yolculuk da. Kendinle barışık olmalısın” diyor. Bu aşamada, çevresinin desteğinin de çok önemli olduğunu vurguluyor. Arkadaşları ve ailesi, Ayşegül’ün yeni yaşam tarzına uyum sağlamasında büyük bir rol oynamış.
Ayşegül, “İkinci hayatıma başladım” diyerek, şimdi yeni hayaller peşinde koşuyorum diyor. Bugün, sağlıklı yaşam tarzını sürdürmek için katıldığı çeşitli spor etkinlikleri ve kampları var. Ayrıca, kilo verme sürecinde edinmiş olduğu tecrübeleri paylaşmak adına sosyal medyada bir sayfa açmış. Burada yaptığı paylaşımlarla pek çok insana ilham vermeyi ve motivasyon aşılamayı amaçlıyor.
Bütün bunlar, onun sadece fiziksel bir dönüşüm yaşamasını sağlamakla kalmadı; aynı zamanda ruhsal olarak da kendini keşfetmesine, hedeflerini belirlemesine ve hayata daha pozitif bir bakış açısıyla yaklaşmasına yol açtı. “Hayatımın en güzel yolculuğu bu. Mutluluğun anahtarı, kendi bedenine ve ruhuna iyi bakmaktan geçiyor” diyor.
Ayşegül, son olarak, kilo vermek isteyen herkese sabırlı olmalarını, kararlı duruş sergilemelerini ve sağlıklı seçimler yapmalarını öneriyor. “Başarı, asla bir gecede gelmiyor; ama doğru adımlar atıldığında, zamanla harika sonuçlar alınıyor. Unutmayın ki, bu bir zayıflama veya görünüm meselesi değil; bu, kendinize duyduğunuz güveni yeniden kazanma yolculuğu” ifadeleriyle sözlerini sonlandırıyor.
Ayşegül’ün hikayesi, yalnızca onun değil, pek çok kişinin azmi ve iradesiyle başardığı bir başarıyı simgeliyor. Diyet ve sporla bir ömür boyu sürecek değişimler gerçekleştirmek, sadece bir yaşam biçimi değil, aynı zamanda benliğe duyulan saygının da bir göstergesidir. Kişisel hikayelerin başkalarına nasıl ilham verebileceği konusunda en somut örneklerden biri olarak, Ayşegül’ün yaşam yolculuğu devam ediyor; bu sayede pek çok insana ışık tutmaya da devam edecek.