Kartalkaya'da yaşanan trajik facianın sonuçları, davada devam eden gergin seanslarla birlikte tüm Türkiye'nin gündeminde kalmaya devam ediyor. Davanın 7. celsesi, sanıkların tutumları ve avukatlarının savunma stratejileriyle izleyenleri adeta şaşkına çevirdi. Herkesin merak ettiği ve günlerdir konuştuğu davada, özellikle sanıkların davranışları "tiyatro" olarak nitelendirildi. Peki, bu dava ne tür olaylara sahne oldu? İşte detaylar…
Kartalkaya'da geçmişte yaşanan elim kazanın sonuçlarının üstesinden gelmek isteyen aileler, adalet arayışlarını sürdürmekte kararlılar. 7. celsenin başlangıcında, avukatlar ve sanıklar arasında geçen tartışmalar, olayın ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. Sanıkların cinayet yönünden tutuklu yargılandığı davada, mahkeme salonunda gergin anlar yaşandı. Ailelerin acısı ve adalet bekleyişi salonda hissedilirken, sanıkların tavırları birçok izleyici tarafından eleştirildi. Izleyiciler, bu tutumların samimiyetten uzak olduğu ve sadece savunma amaçlı yapıldığı yorumunu yapmaktan geri durmadı.
Sanıkların ifadeleri, hem mahkeme heyeti hem de izleyiciler üzerinde büyük bir etki yarattı. Üç ayrı sanıktan biri, kazanın nedenlerini anlatırken, ikinci sanık tarafından ara verilmesi dikkat çekti. Bu durum, avukatları yerine herkesin sanıkların sözlü tiyatrosunu izlemesine neden olduğu görüşünü pekiştirdi. Mahkeme başkanı tarafından yapılan uyarılar, sanıkların bir türlü durumu ciddiye almadığı hissini güçlendirdi. Duruşmanın ilerleyen saatlerinde fırtınalı bir tartışmaya tuz biber eken sanıkların, sadece kendi savunmalarını öne sürmekle kalmayıp, mağdurların ailelerine yönelik nahoş ifadeler kullanması, izleyicilerin tepkisini çekti. Bu tavırlar karşısında bazı aile üyeleri gözyaşlarını tutamazken, gazete ve televizyon temsilcileri durumu kameralarla kaydetti.
Davanın ilerleyen seanslarında daha fazla gelişmenin yaşanacağı bekleniyor. Türkiye'nin dört bir yanındaki insanlarla birlikte, Kartalkaya faciasının mağdurları ve onların aileleri, adalet yerini buluncaya dek mücadelelerine devam edecekler. Herkesin gözlerinin üzerindeki bu duruşma, sadece sanıklar için değil, aynı zamanda Türkiye’deki tüm adalet sistemi için bir sınav niteliğinde. Gelecek duruşmalarda, sanıkların tavırları ve avukatlarının liderliğindeki stratejiler ne yönde şekillenecek, merakla bekleniyor.
