Pakistan, son günlerde etkili olan yoğun yağışların ardından büyük bir sel felaketi yaşamaya başladı. Tüm ülkeyi etkileyen bu olağanüstü durum, birçok kişinin hayatını tehlikeye atarken, yerleşim yerlerinde büyük hasarlara yol açtı. Mahsur kalan insanların sayısı hızla artarken, acil yardım çağrıları da yükseliyor. Bu noktada, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) hemen devreye girerek, afetin etkilerini en aza indirmek için alarma geçti. DSÖ, Pakistan'a acil tıbbi malzeme yardımı gönderdi. Geçtiğimiz günlerde yaşanan bu olaya dair detaylar ise oldukça çarpıcı.
Pakistan’ın çeşitli bölgelerinde meydana gelen aşırı yağışlar, kuraklıkla mücadele eden toprakların suyu hızla ememesi sonucunda devasa sel felaketlerine dönüşerek, başta Sindh ve Belucistan olmak üzere birçok eyaletin büyük bölümünü etkisi altına aldı. Bu doğal felaket, halkın gözleri önünde bir felaket senaryosunu canlandırırken, milyonlarca insanı evsiz bıraktı ve altyapıda büyük hasarlar meydana geldi. Mahsur kalan insanların kurtarılması için arama kurtarma ekipleri hızla bölgede çalışmalar yürütürken, diğer yandan halkın acil sağlık hizmetlerine erişim ihtiyacı da artış gösterdi. Selin, insan hayatı üzerinde yarattığı etkilerin boyutları henüz tam olarak aydınlatılamamışken, bu durumun getirdiği sağlık sorunları da kaygı verici bir boyuta ulaştı. Özellikle hastaneler ve sağlık birimleri, sürekli artan hasta sayısını karşılamakta zorlanmakta.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Pakistan’daki bu sel felaketiyle ilgili tüm sağlık kuruluşlarına yönelik derhal harekete geçerek gerekli tıbbi malzemelerin ve ilaçların temini için çalışmalara başladı. DSÖ, bölgedeki sağlık kurumlarına, temel sağlık hizmetlerinin korunabilmesi için ilk sağlık yardım çantaları, temel ilaç setleri ve acil müdahale ekipmanları sağlamayı amaçlıyor. Ayrıca, sağlık personeline yönelik eğitim programları düzenlenerek, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Bunun yanı sıra, sel felaketinin ardından ortaya çıkabilecek bulaşıcı hastalıkların önlenmesi adına yoğun sağlık taramaları yapılması planlanıyor. Böylece, su kaynakları, hijyen ve sanitasyon gibi konularda farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.
DSÖ Sağlık Acil Durumlar Programı Direktörü Dr. Michael Ryan, “Pakistan’a gönderilecek tıbbi malzemelerin insan hayatını kurtarmakta büyük öneme sahip olduğunu ifade etti. Sağlık sisteminin bu tür doğal afetlere hazırlıklı hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. “Aşırı hava olayları, özellikle gelişmekte olan ülkelerde sağlık sistemlerini etkileyebiliyor. Bu nedenle, dünya genelindeki sağlık sistemlerini güçlendirmek için iş birliği yapmalıyız.” dedi. Bu destek paketinin deprem sonrası yaşanan sıkıntılara yönelik bir yanıt olarak, hem yerel yönetimlere hem de uluslararası topluma önemli bir mesaj niteliği taşıdığı belirtiliyor.
Pakistan hükümeti, doğal felaketten etkilenen her bireye yardım ulaşması için ilgili tüm ulusal ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içerisinde çalışıyor. Elde edilen bilgiler doğrultusunda, selden etkilenen bölgelerdeki sağlık sorunlarını acil öncelik olarak belirleyerek, yetkililere bilgiler sunulmakta. Kısa vadede sağlık sorunlarının çözülmesine yönelik hızlı adımlar atılırken, uzun vadede ise bu tür afetzedeler için dayanıklılık artırma ve sürdürülebilirlik projeleri geliştirilmeye çalışılıyor.
Kısa bir süre içerisinde, yerel ve uluslararası yardım kuruluşları da duruma müdahale ederek, yıkımın izlerini silmek için harekete geçmeye başladı. Gıda, su ve sağlık malzemeleri yardımları, selden etkilenen bölgelere ulaştırılırken, ayrıca geçici barınaklar sağlanarak insanların temel ihtiyaçları karşılanmaya çalışılıyor. Bu süreçte halkın tüm kesimlerinden gelen dayanışma, ülke genelinde büyük bir birlik oluşturdu. Gönüllü kuruluşlar ve sivil toplum grupları, tehlike altındaki insanlara moral ve destek sağlamak için yoğun çaba gösteriyor.
Pakistan’da meydana gelen bu son felaket, doğal afetlerin ne denli yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. DSÖ ve diğer yardım kuruluşlarının hızlı ve etkili müdahaleleri, toplumun bu zor dönemi atlatmasına yardımcı olmayı amaçlıyor. Ancak, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde sürdürülebilir çözümler üretilmemesi durumunda, benzer felaketlerin önümüzdeki dönemde daha da sık yaşanması kaçınılmaz görünüyor. Bu nedenle, politikaların ve stratejilerin şekillendirilmesi gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, Pakistan’ın bu zorlu günlerinde yaşanan dayanışma, birlik ve beraberlik ruhunun, gelecekte olası felaketlere karşı bir umut ışığı olacağı ifade ediliyor. Ülke genelindeki herkesin, bu durumu aşmak adına el birliğiyle çalışması gerektiği ve DSÖ’nün desteğiyle hayata geçecek sağlık programlarıyla, halkın daha sağlıklı yarınlara ulaşabilmesi için önemli adımların atılacağı umuluyor.