Eski ABD Başkanı Donald Trump, İran'ın nükleer programına yönelik 30 milyar dolarlık bir yatırım yapılmasını eleştirerek, bu durumun dünya güvenliği için ne denli risk taşıdığını vurguladı. Trump, İran'ın nükleer silah kapasitesini artırmanın yanı sıra, bu tür yatırımların Ortadoğu'daki istikrarsızlıkları tetikleyebileceği konusunda uyarılarda bulundu. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere uluslararası toplum, İran'ın nükleer faaliyetlerinden endişe duymaya devam ediyor. Trump, sosyal medyadaki paylaşımlarında, bu yatırımların İran'a daha fazla güç verdiğine dikkat çekerken, Amerika'nın ulusal güvenliğini tehdit eden bir durum olarak değerlendirdi.
İran, yıllardır süregelen nükleer programıyla dünya genelinde tartışmalara neden olmaktadır. 2015 yılında varılan nükleer anlaşma, İran'ın nükleer silah geliştirmesini sınırlamak amacıyla imzalanmıştı. Ancak ABD’nin anlaşmadan çekilmesi ve ardından uygulamaya koyduğu yaptırımlar, Tahran’ın nükleer faaliyetlerini artırmasına yol açtı. Son dönemde İran’ın nükleer programına 30 milyar dolarlık yatırım yapılması, bu konuda uluslararası gerginlikleri yeniden alevlendirdi. Birçok uzman, bu yatırımların İran’ın nükleer silah yapma kabiliyetini güçlendireceğini ve bölgedeki güç dengesini olumsuz etkileyeceğini savunuyor.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) gibi birçok kuruluş, İran'ın nükleer faaliyetlerini sıkı bir şekilde izlemeye devam ediyor. Ancak İran, sıkı denetimlerden bağımsız olarak programını geliştirmeye devam ediyor. Trump, Avrupa ülkelerine de sert eleştirilerde bulunarak, bu ülkelere yaptırım uygulamak yerine İran ile iş yapmalarının tehlikelerine dikkat çekti. Trump’a yakın kaynaklar, eski başkanın bu konuda daha sert bir politika takip etmesi gerektiğini savunuyor.
Trump, yaptığı açıklamada, “Eğer bu yatırımlar devam ederse, İran hızla nükleer silah sahibi olacak. Bunun sonucunda sadece Ortadoğu değil, tüm dünya için ciddi tehditler doğacaktır.” sözlerine yer verdi. Eski başkan, Amerika’nın güvende olması için dünya genelinde daha sert önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Bu açıklama, Trump’ın tartışmalı dış politikalarını bir kez daha gündeme getirdi ve şu anki yönetimin İran konusunda ne denli yetersiz kaldığına dair eleştirileri artırdı.
Trump, Amerika'nın geri dönüşü ve uluslararası alanda daha etkin bir dış politika yürütmesi gerektiğini savunarak, İran’a karşı yapılması gerekenlerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekliliğinin altını çizerken, aynı zamanda bu durumun Trump yönetimi döneminde uluslararası ilişkilerde sağlanan kazanımların kaybedilmesine yol açabileceği iddialarını da gündeme getirdi.
Sonuç olarak, İran'ın nükleer programına yönelik yapılan 30 milyar dolarlık yatırım, yalnızca bölgedeki güç dengesini değil, aynı zamanda dünya güvenliğini tehdit eden bir hamle olarak öne çıkıyor. Trump'ın sert tepkisi ve eleştirileri, konunun ne denli ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Önümüzdeki günlerde İran ile ilgili gelişmelerin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor. Bu durum, aynı zamanda uluslararası politikada yeni tartışmalara ve olası yaptırımlara sebep olabilir.