Yunan askerlerinin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensuplarına yönelik sergilediği saygısız tavır, ülkemizde geniş yankı buldu. Sınırlarımızda yaşanan bu tür davranışlar, Türkiye'nin ulusal güvenliği açısından son derece hassas bir konu olmasının yanı sıra, iki ülke arasındaki gerginliğin daha da artmasına neden olabiliyor. TSK, bu duruma karşı sert bir yanıt vererek; askeri etik kurallarının ötesinde, dostluk, saygı ve iş birliğine dayalı bir ilişki için uluslararası normların göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı.
Geçtiğimiz günlerde, Yunan askerleri tarafından gerçekleştirilen hakaret içerikli eylemler, Türkiye kamuoyunda büyük bir infial yarattı. Özellikle, sınır bölgelerindeki askerlerimizin maruz kaldığı bu tür davranışların kabul edilemez olduğu belirtildi. TSK'dan yapılan açıklamada: "Sınırlarımız boyunca, Türk askerine gösterilen bu tür saygısızlıklar, hem uluslararası hukuka hem de askerî etik normlarına aykırıdır. Biz, sınırlarımızı korumakla yükümlüyüz ve bu görevimizi yerine getirirken, diğer ülkelerin askeri personeline de saygı göstermesini bekleriz." ifadeleri kullanıldı.
Bu tür davranışların, ülkeler arası ilişkileri zedelemenin yanı sıra, askerlerin moral ve motivasyonunu da olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulunan yetkililer, sınır güvenliği konusundaki kararlılıklarını sürdürdüklerinin altını çizdiler. TSK'nın bu konudaki duyarlılığı, Asya ile Avrupa'nın buluşma noktasındaki Türkiye'nin jeopolitik önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Yunanistan ile Türkiye arasındaki tarihsel bağlar, zaman zaman gerginliklerle dolmuş olsa da, iki ülkenin de birbirine saygı göstermesi gerektiği inancı pek çok uzmanın üzerinde durduğu bir konudur. Bu tür hadiselere karşı atılacak adımlar, sadece askeri bir eylem ile sınırlı kalmamalı; diplomatik kanallar aracılığıyla da çözüm yolları aramak önemlidir. TSK'nın açıklamaları, bölgedeki askerî hâkimiyetin yanında, aynı zamanda diplomatik bir mesaj taşıyor. Askerî birimlerin, askeri birlikteliğin ve güvenlik standartlarının korunması adına saygı temel bir unsurdur.
Sonuç olarak, Yunan askerlerinin gerçekleştirdiği bu saygısızlık, Türkiye’nin sınır güvenliğine yönelik tehdidin ötesinde, uluslararası ilişkilerde de bir kırılma noktası oluşturabilir. Türk askerinin, ülke savunması konusunda sergilediği kararlılık, aynı zamanda komşu ülkelerle olan ilişkilerinde de ne denli bir denge gözetilmesi gerektiğini hatırlatıyor. TSK, ulusal güvenliğimizi korurken, aynı zamanda bu tür olayların tekrar etmemesi adına uluslararası iş birliğine de açık olduğunu gösteriyor. Zaman, iki taraf için de barış ve iş birliği ortamını tesis etme zamanıdır.
